Kamplar

Yalova – Erikli Yaylası Kampımız

İstanbul’dan yaklaşık 1-1,5 saatlik mesafede, Yalova’nın Çınarcık ilçesinin girişinde solda kalan Erikli Yaylası, birden fazla mesire alanın barındırmakta olup sırasıyla Şehir Ormanı, Kamp Alanı, Çifte Şelale, Dipsiz Göl ve Delmece Yaylası sizleri karşılamakta. Yol boyunca...

Bahar gelip havalar ısınmaya, günler uzamaya başlayınca kışın ağırlığını üzerimizden atmak için hemen kendimizi doğaya atalım dedik. Mustafa, Mert ve ben 29 Nisan-30 Nisan 2017’yi baharı karşılamak ve uyanan doğayı selamlamak için kamp tarihi olarak belirledik. Nereye gidelim diye araştırırken geçmiş kamplardan edindiğimiz deneyimler bazı ölçütler belirlememize sebep oldu. Mesela;

Örnek 1:

-Yoh kardaşım yasak! OHAL var burası kamp yapmaya kapandı (yer: Ankara yakınlarında).

Örnek 2:

-Siz şorada aşaaadaki arkadaşlarınızın yanına çadır açsanaza?

-Sana ne dayı? Sen mi parselledin burayı, senin malın mı? 5 km ötemize pikniğe getirdiğin kabilenin bıraktığı çöplüğü pisliği topluyoruz arkanızdan rahat bırak bizi. Utanmasalar zirveye araba çıkarmaya çalışacak adamlar. (Yer: Uludağ civarı.)

-…ama yol yaptılar, ama doble yaptılar, her yere arabayla gidiliyo, çıkakta biraz mermi atak.

-O güzelim tabiatın üzerinden yol geçirenlerin eli kırılsın.

Anlayacağınız cennet memleketimizde bizim gibi amatör kampçıların kamp yapabileceği muhtelif yerlerin bir kısmı ya yasal sebeplerle kamp yapmaya kapalı ya da davranışları tacize varacak kadar hoşgörüsüz, cahil bir kesim tarafından işgal altında. Olan yine havaya, toprağa, suya, ağaca ve bir nebze olsun stres atıp doğadaki nimetleri keşfetmek isteyen biz kampçılara oluyor. Biz uzaklarda arayışlarımızı sürdürürken direksiyonda Mert’in son dakikadaki fikir değişikliği dibimizdeki bir cenneti fark etmemizi sağladı.

ERİKLİ YAYLASI

İstanbul’dan yaklaşık 1-1,5 saatlik mesafede, Yalova’nın Çınarcık ilçesinin girişinde solda kalan Erikli Yaylası, birden fazla mesire alanın barındırmakta olup sırasıyla Şehir Ormanı, Kamp Alanı, Çifte Şelale, Dipsiz Göl ve Delmece Yaylası sizleri karşılamakta. Yol boyunca kocaman hafriyat kamyonlarıyla karşılaşınca ne yazık ki buranında yakın zamanda rant kapısı haline geleceğini düşüncesi moralimizi biraz bozuverdi. Benzeri kıyımları Uludağ’da gözlemlemiş biri olarak buranın 4 veya 5 sene içerisinde betonlara yenik düşeceğini tahmin ediyorum. Umarım yanılıyorumdur. Bu nedenle Erikli Yaylasını görmek için bulduğunuz ilk fırsatı değerlendirmenizi öneririm.

KAMP ALANI

Kamp alanı, hafif meyilli bir yoldan geçtikten sonra geniş bir düzlükte yer alıyor ve tam ortasından suyu sizi canlandıracak serinlikte tertemiz bir ırmak akıyor. Hafta sonu ve havanın 25 derece, güneşli civarında olması nedeniyle kamp alanı biraz kalabalıktı, çeşitli yaşlarda bizim gibi kamp keyfi meraklılarından tutun çocuklu ailelere kadar herkes çadırlarını kurmuş güzel havanın ve doğanın keyfini çıkarıyordu.

İşte Erikli Yaylası kamp alanının en can alıcı noktası da burası; gelen kampçılar medeni, kimse kimseyi rahatsız etmiyor, herkes birbiriyle selamlaşıyordu. Belki suyundan, belki havasından, belki de toprağından mıdır bilemiyorum ama çok huzurlu ve birbirine karşı saygılı insanların toplandığı bir alandı.

ÇİFTE ŞELALE

Günübirlik gezi ve piknik alanı olan Çifte Şelale, kamp alanından sonra gelmekte olup mevsim nedeniyle suyun bolluğu ve şelalelerin varlığı ortama hoş bir serinlik veriyor. Mesire alanını geçtikten sonra merdivenleri tırmanıp önce küçük şelaleye ardından büyük şelaleye çıkabilir, ayaklarınızı serin suya daldırabilir hatta bir kendime geleyim derseniz ve mayonuz yanınızdaysa büyük şelalede suya girebilirsiniz.

DİPSİZ GÖL

Çağlayan şelalenin sesinden sonraki durakta sizi derin bir sessizlik bekliyor. Dipsiz Göl, içinde bol miktarda balık barındıran (avlanmaya elverişli midir onu bilemiyorum), ormanın çevrelediği bir göl. Gölün kıyısında ağaçların arasındaki dar alanda oturabilir, sessizliğin tadını çıkarabilirsiniz.

DELMECE YAYLASI

Son durak olan Delmece Yaylasına çıkarken ormanın belirli bölümünde ağaçların kuruduğunu fark ettik ve yaylanın tam girişinde kocaman beton makinalarını görünce canımız sıkıldı. Bu çirkinlikleri ardımızda bıraktıktan sonra geniş bir yayla ve masmavi bir gökyüzü ile küçük bir köy karşıladı bizleri. Delmece yaylasında Mustafa kamerasıyla çekim yaparken, Mert şekerleme yapıyor, ben de yakındaki çeşmede termosları doldurup tertemiz yayla suyundan öğlenden sonra şahane çay demlerim diye keyifleniyordum.

GÜN BATARKEN KAMP KEYFİ

Açtığımız ufak çukurda kamp ateşimizi yaktık, ocağımızda çorbamızı yaptık (bu sefer tam tarhana çorbası oldu, geçtiğimiz kamplarda biraz kıvamlı olunca kek benzetmesi yaparak diline düştüğüm Mustafa’dan bu sefer hiç ses çıkmadı 🙂 ), çayımızı demledik.

Gece havanın serinlemesiyle çevremizdeki kamp ateşlerinin sayısı arttı. Diğer kampçıların kahkahalarını ve şarkılarını duyunca daha bir keyiflendik. Sonra deliksiz bir uyku ile geceyi tamamladım. Tabi pimpirikli kardeşim Mustafa uyuyamamış. Çünkü ayrı çadırlarda olmamıza rağmen Mert ve ben tüm gece çeşitli tonlarda horlama konusunda yarışmışız. Tabi umurumuzda mı? Hayır 🙂

DÖNÜŞ ZAMANI

Daha yeni başlamıştık, ne ara bitti deyip ayaklarımızı son kez ırmağın soğuk suyuna soktuktan sonra öğlene doğru yola çıktık. Çınarcık’ta ev kesimi patates ve bira keyfi sonrasında büyük şehrin büyük kalabalığına geri döndük.

Erikli Yaylası kamp alanını özellikle kamp yapmak isteyen çocuklu ailelere öneririm. Hem gelen kampçıların çoğunlukla aileler olması hem de kamp alanının içeride kalması güven veriyor. Çadır kurmak ve kamp alanını kullanmak ücretli. Aşırıya kaçmamak koşuluyla da kamp ateşi yakmaya izin veriliyor.

Fakat bir konuda uyarmam lazım; kamp alanına gelmeden 5-6 km önce telefonlar çekmemeye başlıyor ve sonrasında hiçbir mesire alanında hiçbir operatörün çalışmıyor. Yani hafta sonu yok patron aradı angarya verdi, yok müşteri aradı vs. derdi kısa bir süreliğine ortadan kalkıyor. Ekip olarak Erikli Yaylasına yeniden gelmeyi, dört mevsim kamp deneyimi yaşamayı planlıyoruz. Sizleri de bekleriz.

Mustafa’nın Vlog’u – Kamp Videomuz

Bugün 1, toplam 56.089 defa okundu.
avatar

İlker BOZDEMİR

Karadeniz'de doğdu, İç Anadolu'da büyüdü, Marmara'da yaşıyor. Mesleğinin ördüğü boğucu duvarlar arasında bulduğu çatlaklardan kaçıp ya tabiata sığınıp kamp yaparak ya da zarları yanındaysa GM'lik yaparak nefes almaya çalışıyor. Hayatın bir gerçeği ne yazık ki her şeyin sonunda kürkçü dükkanına geri dönüyor. Fakat bir sonraki kaçış için çatlaklar aramaya devam ediyor.

7 Yorum

Yorum yazmak için tıklayın

kampveyaban için bir yanıt yazın İptal

  • Böyle detaylı (ve esprili) yazılara bayılıyorum. Kirlilikle ilgili dediklerinize de aynen katılıyorum. Çok yazık.

    • Teşekkürler 🙂 Kamptan dönerken olabildiğince dikkatli davranıp sadece ayak izimizi bırakmaya çalışıyoruz ama aynı hassasiyeti çok az kimse gösteriyor.

  • Merhabalar. Yazımızın üzerinden 1,5 seneye yakın zaman geçmesi sebebiyle ufak güncellemeler yapmamız gerekti. Daha önce belirttiğimiz kamp alanı ücretini kaldırdık. Ekonomik ve sezona bağlı değişikliklere bağlı olarak kesin bir tutar paylaşmıyoruz. Fakat kamp alanı işletmesiyle irtibata geçerek kamp bölgesindeki çeşme, tuvalet vb. ortak alanların kullanımı ile kamp kurma ücreti gibi hususlarda detaylı bilgi edinebilirsiniz.

    Saygılarımızla,

  • Bayram tatilinde geldik herşey çok güzeldi çalışanlar ilgi ve alakalıydı doğa muhteşemdi artık yeni rotamız erikli..

  • Merhaba;
    Birkaç gün önce orda idim görüşlerimi aktarayım istedim.
    02.08.2019 saat 8 gibi idi delmece yaylasına geçtik meydan tarafını geçtik bir meydanı var geniş barakalarla dolu zaten artık köy olmuş. ilerledik baya ama hep kesilmiş odunlar ( 50 bin olduğu söyleniyor ) ki hala devam ediliyor. Kimsenin haberi yok.Sağlı sollu iş makinaları yıkılmış ağaçlar kumdan kazılan alanlar yapılıyor iyiden iyiye canımız sıkıldı iyice gittik gemliğe yakın baktık düzgün yer yok geri meydana geldik kuralım dedik. bu seferde 5 dakikada 4 kene görünce iyice tattan tuzdan olduk .Hayvancılık çok aktif olduğundan delmece meydan kene kaynıyor bilginize..! o gece öyle boyle kaldık ertesi gün yol üstünden karlık’a bakalım bari dedik orda da ağaoğluna ait rüzgar gülü eşliğinde bikaç beton eşliğinde boş bi alanda oturmak isterseniz buyrun ama değecek birşey yok. neyse baktık dipsiz göle bakalım dedik ordada bişey yok bikaç fotograf vs falan aldık. normalde yasak ama heryerde farklı farklı ateş yakılmış. bi erikli kaldı zate orada ortak alan gecelik 20 tl kaldık orda. şelale vs yürüyüş yolu iyiydi şelale görmeğe değer. ama aile için yani ortak piknik kamp alanı sonuçta. her yer ama her yer buram buram katliam rant işletme kokuyor… Bir daha gelirmiyim sanmam.. gezip keşfedeyim dedim gittim durumlar böyle bilginiz olsun

  • Merhaba benim yorumdan çok bir sorum olacak. Bursa’dan gelmeyi planlıyorum. Yol hakkında bilgi almak istiyorum. Yolu çok virajlı ve dik bir yol mudur yoksa araba kullanımı için tehlikesiz bir yol mu? Bu konuda bilgi verebilirseniz sevinirim.